Demirkıran, yaptığı yazılı açıklamada, 29 Mart 2009 tarihinde yapılan yerel seçimlerin üzerinden bir yıl geçtiğini anımsattı.
Seçimlerde verilen vaatlerin ve sözlerin takipçisi olduklarını ifade eden Demirkıran, bu sözlerin seçilenleri bağladığını belirtti.
Saadet Partisi olarak gölge belediyecilik çalışmasını titizlikle yerine getirdiklerini ifade eden Demirkıran, Edirne Belediye başkanlığına seçilen Hamdi Sedefçi'nin, seçmenlere, çevre yolu yapacağını, çöp imha tesisi, su arıtma tesisi kuracağız, nehir boylarını düzenleyeceğini, Meriç nehrinde kano yarışları ve sandal gezileri düzenleneceğini, içme suyunu ozon gazı ile arıtacağını, E- belediyecilik ilkesini hayata geçireceğini, hayvanat bahçesi, kapalı salon inşaatları, gençlik merkezi, kültür merkezi kuracağı, kule yapma sözü verdiğini anımsattı.
Demirkıran, şöyle devam etti:
''Bir de kule yapacağız, demişlerdi. Bu Kule hem yanacak hem de dönecek dendi. Yani 'yanar, döner' olacakmış!. Yanardöner bizim lisanımızda söz verir, sonra cayar, demektir. Bilesiniz ki bu millet yanardöner işi ve adamı sevmez.
Kent ormanı yapıyoruz diye, çöplüğün üzerine birkaç fidan diktiniz. Ama şimdi görüyoruz ki, fidan dikilen yerlere yine çöp dökülmeye devam ediliyor. Gelelim bir de şeffaf belediyecilik meselesine. Şeffaf ya da diğer adıyla e- belediyecilik konusu ise evlere şenlik. Geçen yıl Kırkpınar dönemine ait hesaplarda 800 bin lira açık verildiği açıklanmıştı. Biz de Saadet Partisi olarak bu açığın nereden kaynaklandığını sormuştuk. Cevap, (Eylül ayı meclis toplantısında açıklayacağız) idi. Eylül geçti, ekim geçti. Her halde unutuldu dedik, gene sorduk. Hala da bekliyoruz. E- belediyeciliğe ne oldu. Eeee? Belediyecilik oldu.
Şimdi Saadet Partisi olarak soruyoruz. Seçim beyannamesinde vaat ettiğiniz hususlarda her hangi bir adım atıldı mı? Geçen bu süre içinde niçin adım atılamadığının hesabını vermek gerekmez mi? Bir de yapılanların akıbetine bakalım kısaca. Eski cami ile Bedesten çarşısı arasındaki Kuğulu Park'ın önce kuğuları gitti. Bir zamandır da suyu kesildi.
CHP belediyesi çalışmıyor, iş yapmıyor da AKP'nin niye sesi çıkmıyor. AKP'li belediye meclis üyeleri olup biten hakkında niçin sessiz kalıyor? Halk sizi niye seçti? Varlığınızla yokluğunuz arasında ne fark var. Niçin belediyeyi çalışmaya zorlamıyorsunuz? Muhalefet görevin yerine niye yerine getirmiyorsunuz?'' aa
Seçimlerde verilen vaatlerin ve sözlerin takipçisi olduklarını ifade eden Demirkıran, bu sözlerin seçilenleri bağladığını belirtti.
Saadet Partisi olarak gölge belediyecilik çalışmasını titizlikle yerine getirdiklerini ifade eden Demirkıran, Edirne Belediye başkanlığına seçilen Hamdi Sedefçi'nin, seçmenlere, çevre yolu yapacağını, çöp imha tesisi, su arıtma tesisi kuracağız, nehir boylarını düzenleyeceğini, Meriç nehrinde kano yarışları ve sandal gezileri düzenleneceğini, içme suyunu ozon gazı ile arıtacağını, E- belediyecilik ilkesini hayata geçireceğini, hayvanat bahçesi, kapalı salon inşaatları, gençlik merkezi, kültür merkezi kuracağı, kule yapma sözü verdiğini anımsattı.
Demirkıran, şöyle devam etti:
''Bir de kule yapacağız, demişlerdi. Bu Kule hem yanacak hem de dönecek dendi. Yani 'yanar, döner' olacakmış!. Yanardöner bizim lisanımızda söz verir, sonra cayar, demektir. Bilesiniz ki bu millet yanardöner işi ve adamı sevmez.
Kent ormanı yapıyoruz diye, çöplüğün üzerine birkaç fidan diktiniz. Ama şimdi görüyoruz ki, fidan dikilen yerlere yine çöp dökülmeye devam ediliyor. Gelelim bir de şeffaf belediyecilik meselesine. Şeffaf ya da diğer adıyla e- belediyecilik konusu ise evlere şenlik. Geçen yıl Kırkpınar dönemine ait hesaplarda 800 bin lira açık verildiği açıklanmıştı. Biz de Saadet Partisi olarak bu açığın nereden kaynaklandığını sormuştuk. Cevap, (Eylül ayı meclis toplantısında açıklayacağız) idi. Eylül geçti, ekim geçti. Her halde unutuldu dedik, gene sorduk. Hala da bekliyoruz. E- belediyeciliğe ne oldu. Eeee? Belediyecilik oldu.
Şimdi Saadet Partisi olarak soruyoruz. Seçim beyannamesinde vaat ettiğiniz hususlarda her hangi bir adım atıldı mı? Geçen bu süre içinde niçin adım atılamadığının hesabını vermek gerekmez mi? Bir de yapılanların akıbetine bakalım kısaca. Eski cami ile Bedesten çarşısı arasındaki Kuğulu Park'ın önce kuğuları gitti. Bir zamandır da suyu kesildi.
CHP belediyesi çalışmıyor, iş yapmıyor da AKP'nin niye sesi çıkmıyor. AKP'li belediye meclis üyeleri olup biten hakkında niçin sessiz kalıyor? Halk sizi niye seçti? Varlığınızla yokluğunuz arasında ne fark var. Niçin belediyeyi çalışmaya zorlamıyorsunuz? Muhalefet görevin yerine niye yerine getirmiyorsunuz?'' aa